- hata etmek
хэукъон, гъощэн, щыон
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
hata etmek (veya işlemek) — yanlışlık yapmak, yanılgıya düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtar etmek — hatırlatmak, uyarmak, dikkatini çekmek Kocası bir hata ederse karısı ihtar etmez mi? M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
BAST-I ÖZÜR ETMEK — Bir hata işleyerek başkalarına da nümune olmak, aynı hatayı işlemelerine zemin hazırlamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
IHTA' — Hatâ etmek, yanılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEHATU' — Hatâ etmek, kabahat işlemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LAGV — Faydasız çirkin söz. * Köpeğin ürkmesi. * Deve avazı. * Rağbet olunmayan nesne. * Hükümsüz. * Kaldırmak. * Hata etmek. * İbtâl etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SEREF — Boş yere ve lüzumsuz harcamak, israf etmek. * Hatâ etmek. * Âdet, haslet iyi huy … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HABT — Şiddetli vurmak. Önünü görmeyerek körcesine basıp yürümek. * Yanılmak, unutmak, hatâ etmek. * Fesada vermek. * Hiç umulmayan birisinden yardım istemek. * Cin çarpmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HALT — Karıştırmak. Münasebetsiz söz söylemek. Bir şeyi bir şeye karıştırmak. Hatâ etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAHTİE — Bir kimseyi veya bir şeyi hatalı görmek, hata isnad etmek, yanıltmak. Bu hatadır diye iddia etmek. * Ist: Mezhebim haktır, hata ihtimali var. Başka mezheb hatadır, savaba ihtimal var diyenler ki, bu hatalı anlayışa izafeten Tahtie denmiştir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAKSİR — (Kasr. dan) Kısaltma, kısma. * Kusur, hata, kabahat, suç. Günah. * Bir işi eksik yapma. * Bir şeyi yapabilir iken yapmama. * Zayıflatmak, süstlük etmek. * Geri kalmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük